İstanbul 3 Şubesi
1325 | | | 00-00-0000
ÖĞRETMENLERİN ATAMA ÇİLESİ
Erol ERMİŞ

Öğretmenlerin il içi yer değiştirmeleri bu yıl da sorunlarla başladı. Bakanlık, her yıl farklı uygulamalarla öğretmenleri şaşırtıyor, kızdırıyor. Başvurular cuma günü sona eriyor. Ancak öğretmenlerimiz norm kadro boşluğu olan okulları öğrenmek için bin bir sıkıntı yaşıyor. Bu durumda öğretmenler rastgele tercih yapmak zorunda kalıyor. Açıklar ilan edilmeyince ilçe ve il milli eğitim müdürlüklerinden öğrenme yoluna gidiliyor, ama çoğu defa netice alınamıyor. İl ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinin binlerce talebe cevap vermesi mümkün görünmüyor. Atama isteğinde bulunacak öğretmen tayin isteyeceği okullardan bilgi almak istediğinde; açık olsa bile çoğu defa “açık yok” cevabı alıyor.

Açık normların ilan edilmeyişinin basit bir gerekçesi var: “Açıklar ilan edilirse öğretmenler sadece bu okulları tercih ediyor, norm boşluğu bulunmayan okullardan tayin isteyen öğretmenlerin boşluğu doldurulamıyor.” Bunun önüne geçebilmek için de bütün okullar başvuruya açık gösteriliyor. Böylece sözüm ona hem öğretmen açığı olan okullara atama yapılmış olacak hem de açığı bulunmayan okullardan atama yoluyla ayrılanların boşluğu doldurulmuş olacak. Çözüm güzel gibi görünse de uygulama, tercihlerin rastgele olmasını sağlayarak birçok okuldaki boşlukların doldurulmasının önüne set çekeceğe benziyor. Tercihlerin neredeyse tamamını karavana pozisyonuna düşürecek olan uygulamada on tercih hakkını çok az buluyoruz. Bir ara yirmi beş tercih hakkı verilmişti. Bunun ne zararı görüldü de bundan vazgeçildi? Madem öğretmen körlemesine tercih yapacak, hiç değilse yirmi beş tercih hakkı olsun.

Uygulamanın artısı, öğretmenlerimizin istedikleri okullarda sıraya girmesinin sağlanması ve boşalacak okullara atama imkanını getirmesidir. Bunu yaparken birçok okulu da, sırf ilan etmemek suretiyle atama yapılamama riskine atmak doğru mudur? Bakanlık neden bir tarafı yapayım derken diğer tarafı bozuyor? Yılların bakanlığı neden adil bir orta yol bulmakta zorlanıyor, anlayabilmiş değiliz.

Ayrıca görevlendirmede geçen sürelerin, iki yıllık sürenin hesaplanmasına dahil edilmemesi hiç hakkaniyetli değil. Bu uygulamanın makul bir gerekçesi olamaz.

Hem ilk atama hem de il içi atama aynı gün, yani haziranın ilk günü ilan edilecek. İnşallah bir karışıklık ortaya çıkmaz. Zira İl içi atama isteğinde bulunan birçok öğretmenin, ilk atama için ilan edilen okulları tercih ettiklerini duymaktayız.

Bakanlığa çağrıda bulunuyoruz: Yıllardır süren deneme-yanılma sistemine son verin. Her sene karşımıza bir başka kötü sürprizle çıkmayın. İlan edin boş okulları. Öğretmenlerimiz karavana tercihte bulunmasın. Sıraya girmek isteyenler zaten diğer okulları da tercih edeceklerdir. Her iki gruptaki okulları başvuruya açık hale getirir bir taşla iki kuş vurursunuz. Bunda ne zorluk var Allah aşkına?

Tüm Yazılar
1 ACİL ÇÖZÜM BEKLEYEN SORUNLAR
2 MAAŞ ZAMMI VE MUHTELİF HUSUSLARLA İLGİLİ AÇIKLAMA
3 CUMA GÜNÜNE ÖZGÜRLÜK
4 ÖĞRETMENLERİN ATAMA ÇİLESİ